Taşınıyoruz.
Çalıştığım şirket taşınıyor. Evet uzağa tabi ki arka sokağa değil!!
İstanbul'a.
Bugün sabah öğrendim. Şaşkınım, buruğum, başım ağrıdı ve de bağırsaklarım cırtladı. İçine rüya katılmış bir Pazartesi günü ki sevmem ben bu günü neden güzel bir rüyaya vesile olsun ki!!
Bu duygusal karmaşayı toplayıp eşitlemem gerekirse bir şeyle; adı memnuniyet-beklentiydi, tatlı bir heyecan, yani mutluluktan ibaretti(:
Dünya Ticaret Merkezin'de olacak yeni yer ve ben orada ki ekiple çalışmak istemediğim için kendi yolumu çizeceğim. Hem uzun zamandır yapmak istediğim iş değişikliğim gerçekleşecek, hem de büyük ihtimalle ben de İstanbul'a yerleşeceğim.
Bir süredir iş aramaya başlamıştım ama 6 yıldır çalıştığım iş yerimden de tazminatımı almadan çıkmak, emeğimin arkamdan ağlaması demekti. Oturup onunla ağlayacağımı bile bile, "kendim ettim kendim buldum..." şarkısını sevmeye sevmeye söylemek yerine Alsancak'ta liman tarafın da bir geminin yamacına çakılmıştım.
Şimdi emeğimi de sırtlanıp yolumu çizeceğim.
Bugünün geleceğini hayal bile edemezdim. Neden mi...!!!
İşte, ailem ya da çevremden birine söylediğim şu umut dolu cümle ile süren devam yolculuğum;
-Burada mutlu değilim artık, ayrılmak istiyorum.
Dayan Sibel; evlenirsen alır tazminatı kaçarsın.
Yapma Sibel; o kadar işsizlik varken.
Saçmalama!! Bir daha düzen kurmak kolay sanma.
Sibeel, şu hareketin çok keyfi ve de doyumsuzca.
Rahatsın Sibel, ne batıyor sana.
Sibel, aratacak burayı gittiğin yer.
.
.
.
Gidiyorum. İç huzurumla. İçiniz rahat olsun bu büyük hatayı ben yapmıyorum.
Onlar yaptılar(: Beni yılın prensesi ilan ederek sihirli değnekleriyle saçlarımı savurdular. Rüzgarların en güzeli esti annem üzerime, yüzüme vurdu. İçiniz rahat etsin, bu yıl prenses olma şansı bana vurdu((:
Yine de belli olmaz!! Müdür bey açıklama yapmış da olsa çok yoldan dönüldüğünü bilirim ben son anda.
Rüya olabilir. Birden bitebilir.
Bu cesareti bana veren periler... Kaybolup gider.
*Her daim yanımda yer alan iki sevgi meleğim vardı. Benim güzel iki umut perim. Bana her daim "sen mutlu ol" diyen. Sadece söylemeyip bir şeyler yaratan ve de benimle çabalayan. En mutlu ve de şaşkın sizsiniz biliyorum. Hande(kuzenim) ve de Nalan'ım.
Teşekkürler...
Çalıştığım şirket taşınıyor. Evet uzağa tabi ki arka sokağa değil!!
İstanbul'a.
Bugün sabah öğrendim. Şaşkınım, buruğum, başım ağrıdı ve de bağırsaklarım cırtladı. İçine rüya katılmış bir Pazartesi günü ki sevmem ben bu günü neden güzel bir rüyaya vesile olsun ki!!
Bu duygusal karmaşayı toplayıp eşitlemem gerekirse bir şeyle; adı memnuniyet-beklentiydi, tatlı bir heyecan, yani mutluluktan ibaretti(:
Dünya Ticaret Merkezin'de olacak yeni yer ve ben orada ki ekiple çalışmak istemediğim için kendi yolumu çizeceğim. Hem uzun zamandır yapmak istediğim iş değişikliğim gerçekleşecek, hem de büyük ihtimalle ben de İstanbul'a yerleşeceğim.
Bir süredir iş aramaya başlamıştım ama 6 yıldır çalıştığım iş yerimden de tazminatımı almadan çıkmak, emeğimin arkamdan ağlaması demekti. Oturup onunla ağlayacağımı bile bile, "kendim ettim kendim buldum..." şarkısını sevmeye sevmeye söylemek yerine Alsancak'ta liman tarafın da bir geminin yamacına çakılmıştım.
Şimdi emeğimi de sırtlanıp yolumu çizeceğim.
Bugünün geleceğini hayal bile edemezdim. Neden mi...!!!
İşte, ailem ya da çevremden birine söylediğim şu umut dolu cümle ile süren devam yolculuğum;
-Burada mutlu değilim artık, ayrılmak istiyorum.
Dayan Sibel; evlenirsen alır tazminatı kaçarsın.
Yapma Sibel; o kadar işsizlik varken.
Saçmalama!! Bir daha düzen kurmak kolay sanma.
Sibeel, şu hareketin çok keyfi ve de doyumsuzca.
Rahatsın Sibel, ne batıyor sana.
Sibel, aratacak burayı gittiğin yer.
.
.
.
Gidiyorum. İç huzurumla. İçiniz rahat olsun bu büyük hatayı ben yapmıyorum.
Onlar yaptılar(: Beni yılın prensesi ilan ederek sihirli değnekleriyle saçlarımı savurdular. Rüzgarların en güzeli esti annem üzerime, yüzüme vurdu. İçiniz rahat etsin, bu yıl prenses olma şansı bana vurdu((:
Yine de belli olmaz!! Müdür bey açıklama yapmış da olsa çok yoldan dönüldüğünü bilirim ben son anda.
Rüya olabilir. Birden bitebilir.
Bu cesareti bana veren periler... Kaybolup gider.
*Her daim yanımda yer alan iki sevgi meleğim vardı. Benim güzel iki umut perim. Bana her daim "sen mutlu ol" diyen. Sadece söylemeyip bir şeyler yaratan ve de benimle çabalayan. En mutlu ve de şaşkın sizsiniz biliyorum. Hande(kuzenim) ve de Nalan'ım.
Teşekkürler...
14 yorum:
merhaba..
hayırlısı olsun bakalım.. ben de olmadık, umulmadık bi anda "gidenler" denim.. gidince huzura giden, gerisini görmeyen..
ötesi yok!
Valla Sibel Abla'cım hem şaşırdım hemde çok mutlu oldum hadi hayırlısı gel artık sende şehrimize:) "İstiklal" seni bekiyor:):):)
hayırlısı olsun
ben her işte bir hayır vardır diyenlerdenim...
ama daha bir alsancak yapamadan birlikde, idecekmsisin yani...
hay allah
izmir de başka bir iş olmaz mı? yada düşünmez bakmazmısın? sne sadec eiş içinmi izmirdeydin?bilmeyinse sustumm
senin için en iyisini diliyorum
sevgilerimle
Heheheh....su gicik olma durumunu cok net biliyorum, iki sekilde gorulur bende...bir kendimi salarim..sac bas birbirine gire, evden cikmam, evi toplamam...bi de daha ileri boyutu vardir ki, bir seyden ocumu alirim...mesela gecen sefer utu tahtasini duvara 4-5 kez vurarak dovdum...hak etmisti ama:)))
Hayatin bir mucize olduguna inaniyorum.Bu da bir mucize...bundan bir iki ay once , acaba herseyi arkada biraksam ve Istanbul'a tasinsam mi diye dusunuyordun ki, yukardaki duyup senin icin bunu organize etmis:)
Hangisi senin icin hayirlisi ise::)Her kararinda da arkandayim!:)
bak isabet olmuş ayrılmayıp sabretmen :) demek istanbul' a geliyosun. E süper bir haber bu :))biz de konuşuyoduk ne zaman gelicen diye, kısmet işte :))
Hakkından hayırlısı olsun diyorum güzelim...
En güzeli bunu dilemek...
Hayır vardır her işte:)
Güzel bi hafta olsun sana...yepyeni...
umarım herşey gönlünce olur..ve mutlu olursun.İstanbul da her zaman bir kapın olduğunu unutma..destek oluruz korkma..Cesaret et yeter..sevgiler..
valla ben de bulunduğu şehirden kaçmak isteyenlerdenim. Ablacığım ben senden küçük olduğum için iş vasıtasıyla değil üniversite vasıtasıyla kaçacağım. Umarım güzel bir düzen tutturursun orada.
Fakat belirtmek istediğimi bir şey var, söylemezsem çatlarım, sanki bir şiir havası vardı yazıda. Bu kadar güzel bir yazıyı nasıl oluşturuyorsun sen ya. Roman falan gibi denemelern var mı acaba? Y da şiir??
canımmmm hadi hazırlan 15 hazirandan sonra dikilideyiz. program hazır bende her zaman ki gibi kızlar ağasına gidip dibek kahvesi içeçez sonra aylalık yapıp gün batımını seyretcezz.
ERTELEDİĞİN NE VARSA ARTIK KENDİNE ŞANS VER.MOLA ZAMANI GELMİŞTİ.
Şimdi birazcık daha diren belki en zor dönem bu ama az kaldııı yanındayım:)
Siboşum yazını yeni okudum ama olayları yakından takipteyim bilirsin, ben senin adına sevinenlerdenim bazen bitişler yeni başlangıçların habercisidir.Bu arada içten içede kıskanmaktayım az evvel patronum bana akşama kalda projeyi bitirelim dedi bende kovulmak istiyom sonra işe geri alabilir ama hazır siz işsizken bende biraz işsiz kalsam seninle doyasıya vakit geçirsem özledim seni atalarımızın dediği gibi her işte vardır bir hayır:)
hadi bakalım Sibel bu gidişle İstanbulda toplanacağız, Nalan da gelirse tam süper olacak. İnşalah her şey gönlünce sonuçlanır. Öptüm seni
O kadar güzel ve kuvvetli ki kalemin seninle uzun uzun sohbet etmeyi bu denle istiyorum.Telde çıtlattığın konu bu demek bebek! En güzeli bence sen pılını pırtını topla gel, hem lap topda alırız sana kal bende.Kira almam söz :) mama yaparız beraber ama bak onu diim şimdiden :)
Yolun açık olsun Sibeliiim...
periler nerdeler şimdi,bana da uğrarlar mı ? :(
Huzur...
Huzur...
Huzur...
Yorum Gönder